Bu kadar senelik taşınma geçmişimden ders çıkardığım konuları sizlerle de paylaşmak istedim. Hepinizin başından kuvvetle muhtemel en az bir taşınma olayı geçmiştir ancak, henüz tecrübe etmeyenlere anlatacaklarım var.
İlk şart elbette ev bulmak. Bugüne kadar oturduğum tüm evleri emlak sitelerinden buldum. Ev ararken ihtiyaçlarınızı iyi analiz etmeli ve sizi gerçekten mutlu edecek özellikleri ilk sıraya koyarak arama yapmalısınız. Çünkü taşınma hem maddi hem de manevi bir yük, bu nedenle tam bir eksper gibi davranın. Şu anda ev ihtiyacım olmamasına rağmen, sırf merakımdan ara sıra emlak sitelerine girer ve kiralar ne durumda, sevdiğim muhitlere yeni evler yapılmış mı, ya da daha önce çok beğendiğim bir ev hala boş mu, boşalttığım ev dolmuş mu gibi değişik fantezilerimi tatmin amacıyla gezinirim:) (Evet, normal değilim!) İşte bu sebeple, örneğin Ankara Batıkent'te içini hiç görmediğim halde, önünden geçerken hangi odasının nerede, kirasının kaç lira olduğunu söyleyebileceğim pek çok ev mevcuttur. Siz de toparlanmaya başlamadan makul bir süre önce araştırmalarınızı yapın, elbette ilk olarak tanıdıklarınızdan sorun, soruşturun. Taşınacağınız evi direk sahibinden bulmak, yapacağınız pek çok masraf içinden mühim bir kalemin eksilmesini sağlayacaktır. Durduk yerde emlakçıları zengin etmenin de bir alemi yok, değil mi?
Ev aramaya başlarken eşyalarınızı da yavaş yavaş toparlamaya başlamalısınız. Sakın ola, "daha vakit var, daha ortada ev yok ki" gibi cümlelere sığınarak işinizi ertelemeyin. Çünkü taşınmaya karar verdikten ve oturduğunuz evle tüm hissi bağlarınızı kopardıktan sonra, eliniz hiçbir işe gitmeyecek, toz almak bile zor gelecektir. Mantık hep aynıdır, "enerjimi yeni eve saklıyorum!" İşte bu nedenle taşınmanın ilk ayağı olan koli toplama kod adlı ulvi görevinize başlayabilirsiniz. Hedefiniz büyük marketler, mahalle bakkalı ya da satın alabileceğiniz yapı marketler. Ben şahsen koliye para vermem, çevredeki büyük marketlerden birine her gün mal geldiği için, dünya kadar koli çıkıyor. Bunları da karşılıksız olarak isteyenlere veriyorlar. Bence gözünüzü dört açın ve böyle yerleri kaçırmayın!
Eğer taşınılacak ev kesin olarak belliyse, artık sevgili mutfağınıza giriş yapabilirsiniz. Evdeki kişi sayısına göre tabak, bardak, çatal-kaşık gibi eşyalarınızı bir iki tencereyle beraber ayırıp kalanını paketlemeye başlayın. Bunca yıl taşınmalardan kesin olarak öğrendim bir şey varsa, o da mutfak toplamaktır. Bu alandaki rekorum 1,5 saattir ki, buna tüm tabakların hızlı bir şekilde gazetelenip, iç kısmı kolinin tabanına bakacak şekilde üst üste, bardakları ise bir sayfa gazeteye iki bardak gelecek şekilde sarmak ve koliye yerleştirmek dahildir. Şehirler arası taşınmalarım dahil kırılmış tek bir bardağım dahi yoktur Dünya kadar organizer yazısı yayınladık, işte o yazılar bugünler içindi:) Kıssadan hisse; nasıl paketlediğiniz ve yerleştirdiğiniz çok önemlidir!
Mutfakla birlikte gümüşlerinizi, kırılacak objelerinizi de kaldırabilirsiniz. Burada önemli bir noktayı hatırlatmakta fayda var. Kolilerinizi mutlaka etiketleyin. Ancak; eşyalarınızı kim taşıyacak olursa olsun; ister üç işçi, ister son derece tanınmış ve güvenilir bir nakliye firması fark etmez, kolilerin üzerine eşyalarınızın isimlerini yazarken genellemeler yapmak bazen çok daha yararlıdır. Kolinin üzerine antikalar, gümüşler ya da çiniler gibi cezbedici etiketler yazmanız, herhangi bir sapık için yazacağınız gecelik-iç çamaşırı etiketinden farksızdır ve bu durum yeni evinize vardığınızda mevcut koli sayınızda belirgin bir azalmaya yol açabilir:) Bu nedenle üşenmeyin, etiketleyin, ayrıntıya girmeyin, elinizdekinden olmayın!
Şimdiye kadarki tüm taşınmalarımızda özel eşyalarımızı kendimiz taşıdık. Nakliye aracına kaba eşya dışında hiçbir şeyi koydurmadık, gözümüz arkada kalmadı böylelikle. Evet biraz yorucu oldu ancak, mesafeler çok uzak olmadığından sorun olmadı. Eğer kendi aracınız yoksa ve tüm eşyalarınız nakliye aracıyla gidecekse, özel eşyalarınızı çok iyi muhafaza edin.
Nakliyeci abiler işlerine pek kimseyi karıştırmazlar. Hatırlıyorum da, bir taşınmam esnasında koltukları nasıl sarmaları gerektiğini anlatmaya çalışırken (Tamam, abartmış olabilirim, bağırmayın!) onlar; "Abla sen bi dur." gibi güzel Türkçemizin son derece etkili ve vurucu cümlelerinden biriyle beni durdurmuşlardı ve ben hiç kullanmadığım sandalyelerim kapılara çarparken sesimi bile çıkaramamıştım. Çünkü yeter ki taşınalım ve kurtulalım mantığı devreye girmişti. İşte bu noktada eşyalarınızı bizzat taşıyacak, halk arasında amele olarak tabir edilen işçilere de değinmek lazım. Gerçekten bu işi layığıyla yapan, kendi eşyası gibi taşıyan pek çok insan var. 11. kattaki evimize, asansöre sığmayan koltuğu hiç durmadan sırtında taşıyıp, eve girince alnından koca bir ter damlasını şıp diye döktüğüne şahit olduğum abi gibi mesela. Yani, eşyanızı taşıyacak firmayı mutlaka referans alarak, tavsiyeleri dinleyerek seçiniz. Yoksa üzülürsünüz. Ne demiş eskiler, mal canın yongasıdır, ama aynı eskiler şunu da eklemişler; bir taşınma üç yangına bedeldir! Varmış bir bildikleri demek ki:)
Her şey tamam, yerleştiniz ve eziyet sona erdi. Son çöpleri de dışarıya çıkardınız. Bundan sonrası size kalmış, artık ayaklarınızı uzatıp bir yorgunluk kahvesi içebilirsiniz. Kahveyle birlikte etrafa şöyle bir göz atın. Güzel olmuş mu, vallahi olmuş, ellerinize sağlık. Bu arada perdelerden gelen yumuşatıcı kokusunu alabiliyor musunuz? Oh mis gibi...Yeni evinizde iyi oturmalar efendim...
12 yorum:
şu an en çok ihtiyacım olan şey di bu yazı:)) ellerine sağlık:))
biz de bir kaç haftaya taşınıcaz inşallah( bu bir kaç hafta bir yıldır aynı):)) şuan yatak odamın bir köşesi yeni aldığım mutfak eşyaları, nevresimler vs ile dolu. yeni evimde kullanıcam diye kutularından bile çıkarmadım:))
ben de başladım ufaktan elime geçen kolilere kitap doldurmaya. aynen dediğin gibi kitaplar bitti mi tamamdır. yeni evimize yeni mobilyalarımız bi gelse mutfak dahil herşeyi yaval yavaş taşıcaz arabayla ama offf belirsizlikkk belirsizlikkk..,
neyse dertliyim bu konuda:))
tekrar teşekkür ederim...
sevgiler...
Kılavuz niteliğinde kıymetli bir yazı olmuş Bahar'cım, emeklerine sağlık.
Babam memur olduğu için çocukluğuma dair anılarımda bolca tayin ve dolayısıyla bolca taşınma var. Bu işin ne denli zor olduğunu hiç anlamaz ortalıkdaki eşyalarla kendimize oyun alanları kurardık abilerimle. Gece olur uyurduk, annem ve babam uyumazlarmış olacaklar ki sabah uyandığımızda her şey yerli yerinde olurdu. Sadece 1 gecede biterdi işleri.
Şimdi hadi bana taşın deseler, ilk fotoğraftaki gibi bir ev olmadıkça yerimden kıpırdamam:)
Tam taşınma arifesinde ne güzel olmuş bu yazı =) ellerine sağlık. Öğrenci yıllarımdan beri taşınmaktan otomatiğe bağladım artık. Bir nakliyecide çalışırım rahatlıkla =)
BAharcığım okurken yorgunluk çöktü bana iyi ki uzak yakın taşınma ihtimalimiz yok. Bİr konuda çok haklısın ki kolilerin üzerine yazılan yazılar çokca cezbedici olabiliyor. Koca bir battal boy hurca çeyiz yazdığımızdan taşınırken kamyondan indirmeyi unutmuşlar:)üzerine mobilya koruma amaçlı battaniyelerini atıp üstelik tanıdık bir firmaydı. Aylar sonra farkettik:)) Bazı özel eşyalar için tavsiyem gittikçe götürmek yakınsa taşınılacak yere ya da yanında giderken götürmek.Kitapları kolilemek bana kolay gözüküyor nedense de mutfak en bayan yanı:)) TAşınacaklara kolay gelsin....
Çok şeker bir anlatım olmuş. Biz evlendiğimizden beri yaklaşık 20 yıldır 2 defa taşındık. İlkinde 1 yıllık evliydik, ev almıştık. Pek çok şeyi kendimiz yaptığımız için eşim çok yorulmuş ve "Tripleks villa verseler bedava, bir daha asla taşınmam" demişti. Seneler sonra yeni eve taşındık geçtiğimiz kış. Ama neredeyse tüm eşyalarımız artık çok eskidiklerinden yeni mobilyalarla evi döşedik. Yine de yazlıklar, kışlıklar, kitaplar, mutfak eşyaları ve kişisel zımbırtılar aylar boyunca tarafımdan eski evden yeni eve taşındı. Oğlum eve gelen hocalarıyla üniversteye hazırlanırken, ben de sessiz sessiz koli, hurç, çanta sepet doldurdum. Arabaya attığım gibi yeni eve taşıdım. Ertesi güne kadar getirdiklerimi şöyle bir yerleştirdim, akşama yine aynı rutine girdim. Derken en son çok sevdiğim salon mobilyalarımdan bazıları için taşıma şirketiyle anlaştık. Adamlar sağ olsunlar hepi topu 2 saat süren toplama-taşıma işi için dünyanın parasını aldılar. Benim yaptığım gibi her akşam arabanın aldığı kadar eşya taşımak evde dağınıklığı azaltıyor ama her zaman böyle bir lüks olmaz elbette. Ayrıca taksit taksit taşınmak da çok avantajlı değil, aylarca iş bitmiyor:)) Hatta sözlerinde durmadıkları için dönek demekten hiç de utanmayacağım mobilyacımız, mutfak dolaplarıyla gardropları vestiyerleri takıp gidip bir daha da semtimize uğramayınca, merdiven altı dolabımız hala yapılamadı ve hala daha taşınma serüvenimizin yerleşme aşaması yarım duruyor. Hal böyle olunca, merdiven altı bir depodan farksız. Ki benim orasıyla ilgili ne dekoratif fikirlerim vardı. Aslolan taşınmamak galiba.Çünkü taşınma hakikaten zor bir şey. Komşularla iyi geçineceksin, ev sahibine sürekli "he" diyeceksin. Evde çıt çıkarmayacaksın, evi tutmadan önce de iyice bir araştıracaksın, mal sahibinin ikide bir taşınması muhtemel, Almanya'da bir oğlu var mı, öğreneceksin:))Bir defa taşındın mı da, ev sahibi mahkeme kararıyla attırıncaya kadar duvarlara tırnaklarını geçirip, olmadı kendini kapıya zincirleyip çıkmayacaksın:))
Her taşınma bir yangına bedel derler Baharcığım; ben de bu çileyi çok çekenlerdenim. Ama yeni evin keyfi de bir başka olur :)
Bu işte acemi olanlar için rehberlik edecek çok doğru bir yazı olmuş. Ellerine sağlık.
ne güzel yazı olmuş,onu da eklemiş mi bunu da eklemiş mi derken hepsini yazmışsın bravo,ben bu eylül de 7.kez taşındım ve bir daha ki ağustosta 8.kez ve inşallah son kez Ankara'ya taşınacağım,dediğin gibi her koliyi etiketlerim,yorganlar için hurcu kullanırırm,eşyalar geldiğinde de sonradan taşımamak için her kutuyu ait olan odaya kullanırım,beni en çok taşınma sırasında devamlı yerleri silmek yoruyor,ama taşındıktan sonra en az bir ay cam ,kapı silme derdi yok,mutlu günler...
baharcım keyifle okudum yazını ağzına ellerine sağlık:))
eminim çok zordur ama gidilicek ev büyük ve genişse ben taşınmaya razıyım .çünkü geçen sene tüm evin eşyalrını toplayıp aylarca bekletip sonra çok üzülerek açmıştım.allah çok isteyenlere büyük ev nasip etsin ne diyim zor işler bunlar önemli olan altından kalkabilmek helal kızlar size:))
Hiiiç üşenmem taşınırım.Evliliğim boyunca jandarma eşimin nerdeyse her yıl tayini çıkardı .Profesyonel taşınmacıyım. Şimdi yeni bir ev,yeni bir yer olsa koşa koşa taşınsam. Hiç üşenmem.
Emeklileri de üç-beş yılda bir tayin etseler ya derim sık sık:))
Moriçe, kolay gelsin:)
Nalan Abla, evet öyle ev bulursam hemen yarın taşınabilirim ben de:)
Nes, bendensin:))
Fiamma, kesin unutmuşlardır, yoksa çeyiz yazan çuvalın kamyonda kaldığı görülmüş şey değil:))
Nurten Hanım, çok şanslısınız, 2 ev değiştirmek çok güzel olmuş. Hem eşyalarınız zarar görmemiş hem de yorulmamışsınız. Ama evet, oturulacak evi iyi araştırmak lazım, en çok da komşuları:))
Gülsencim, taşınmanın en keyifli yanı, yeni eve girmek zaten, zor ama sonucu güzel yani, haklısın:)
Fimofimo, sana şimdiden kolaylıklar diliyorum, umarım son olur:))
Mavi, hatırlıyorum ben senin ev maceranı, evet daha büyük ev için taşınılabilir, neden olmasın:))
Nalan Abla, ben de bir yıl doldu mu evden sıkılmaya başlar, benim taşınmam geldi galiba derdim. sizinki de o hesap, emeklileri tayin iyi fikir aslında:)
Harika çok yararlı, okurken kafamda çok pratik fikirler yandı, mesela kargoculara biz de sadece ağır kaba eşyaları taşıtıp hem zamandan hem kırılmalardan dökülmelerden korunmak istedik. Adamlara galoş sunacağım, giysinler ya, burası çok yağmurlu memleket, ne kadar a batarsa o kadar iyi.. Yoksa giymezler mi ki.. Kapıda dur yükü indir galoşu giy, geri çıkar, yok iyi fikir değil sanırım.. Neyse aman taşınalım da temizliği kalsın diyeceğim ama gözüm korktu şu an..
Bu arada kitaplar bizde de aynı sorun, içgüdüsel olarak ben de ilk onlardan başlayayım demiştim :)
Cerenim , işine yarar umarım ve kolay gelsin şimdiden:)
Yorum Gönder