22 Ekim 2012 Pazartesi

Ayakkabı Alırken Dikkat Edelim

Ayakkabılar biz kadınların vazgeçilmezidir. Kimimiz topuklu stilettolara hayranızdır, kimimiz babetlere. Kimimiz 10 cm.den aşağısına bakmaz, kimimiz dolgu topuklardan gözünü alamaz. Peki piyasadaki bunca göz alıcı model arasından kendimize uygun olan ayakkabıyı nasıl seçmeliyiz?

1-Vitrinlerde ışıldayan ayakkabılar, Seda Sayan'ın inceltici kullanılmış program görüntüleri gibidir. Aldatıcıdır ve tuzaklarla doludur! Satıcının ısrarla size çok yakıştığını söylediği ayakkabı, eve geldiğinizde aşağıdaki gibi bir hayal kırıklığı yaratabilir. Bu nedenle aynaya alışverişten sonra değil önce bakın ve iç kısımdaki o anlamsız çıkıntıların 30 yıldır orada olduğunu artık kabul edin. Halkın göz sağlığını tehlikeye atmaya hakkınız yok!
çirkin-ayak
2- Ayakkabı alırken en uygun vakit, bilindiği üzere öğleden sonraki saatler. Zira ayaklar şişmiş oluyor ve gün içerisinde ulaşabilecekleri maksimum tombikliğe ulaşıyorlar. Bu nedenle ne yapın edin, ayakkabı alışverişini ikindi vakitlerine denk getirin. Sabahın kör karanlığında yapacağınız alışverişin, esnaf için siftah olması dışında hiçbir anlam ifade etmeyeceğini unutmayın.;

3- Beğendiğiniz her ayakkabıya potansiyel malınız muamelesi yapmayın. Ayak parmaklarınızın sandaletten dışarı sarkmayacağından ya da en küçük parmaklarınızın sıkışarak gözden kaybolmayacağından emin olarak ayakkabı alın. Satıcının gazına gelmeyin. Baktınız parmaklardan biri dışarı fırlıyor, hemen orada bu utanç verici işleme bir son verin!

4- Ayaklarınız taraklı olabilir, bunu anlıyorum. Peki, neden hala o dar kesim ayakkabılarla çuval-patates muhabbetine giriyorsunuz? Rica ediyorum, vazgeçin. Sığmaz, sığmayacak. Bakın ne güzel ortopedik terlikler, yumuşacık ayakkabılar var. Bu konuda en güncel ve sağlam bilgiyi babaannenizden ya da karşı komşunuz Hacı Mualla Teyze'den alabilirsiniz:) Şaka şaka, artık hem ortopedik hem de şık ayakkabılar üretiliyor çok şükür:)

ortopedik-ayakkabı

5-Ayaklarınıza bakın. Bakın derken, gözlerinizi dikip bakmanızdan bahsetmiyorum, bakım yapın! Ilık bir suda 15 dakika dinlendirme ve ardından nemlendirici bir kremle yapacağınız yumuşak bir masaj, zavallı ayaklarınız için en büyük iyilik olur. Yoksa, tüm gece çıplak ayakla mahalleyi arşınladım deseniz bile, topuğunuzdaki fay hatlarını kimseye açıklayamazsınız. Ayak tırnaklarınızı, çok uzamasını beklemeden ve düz bir şekilde kesin. Ayağınızı sıkan ve yüksek topuğuyla ayağın ön kısmına yük bindiren ayakkabılardan uzak durun. Tırnak batmasının küçük ama son derece acılı bir süreç olduğunu unutmayın.

6- Sonuç olarak; modayı yakalamak uğruna, size uymayan ayakkabılara para vermekten, ay sonu gelince "Bakkala bir çift Dior versem, bir aylık erzakım hazır." gibi takas hayallerinden vazgeçin.  Aksi halde kafanıza yiyeceğiniz bir ayakkabı ile acı gerçeklere merhaba diyebilirsiniz.

7-  Buraya kadar yazıyı okudunuz ama sizin için önemli olan marka giymek ya da ilgi çekmek olabilir. Ayaklarınız ufacık ayakkabıların içinde büzüşse de, siz dişinizi sıkar, günü kurtarırsınız. Tüm geceyi bel ve bacak ağrılarıyla geçirir, yine de şıklığınızdan ödün vermezsiniz. Özgürsünüz. Yarın günün ilk ışıklarıyla gidin ve kafam kadar topuklu, şık bir Louboutin alın. Evet çok güzel, evet yürüdükçe arkadan kırmızı kırmızı görünüyor, evet tüm mahalle sakinleri siz geçerken dönüp baktı ayakkabılarınıza. Eh, sırf bu ayrıcalığı yaşamak bile sıkıntı çekmeye değer, değil mi? Peki ama, ya mahalle sakinleri aslında ayakkabılarınıza bakmıyorsa? Ya çöken omurganız, adım atmak dışında her türlü akrobasi hareketine benzeyen yürüyüşünüz ise asıl dikkati çeken? Hiç düşündünüz mü?
louboutin
 

5 yorum:

Başak dedi ki...

Çok güzel yazı olmuş. insanların yanlış ayakkabı seçimleri bana çok itici geliyor.

Gulsen dedi ki...

şahane olmuş bu yazı Baharcım :)

imza : rahat ediyorum diye eski ayakkabılarına kul olan abla

mavii dedi ki...

bencede şahene olmuş:)
bende ancak dolgu topukla rahat edenlerdenim baharcım

bahar006 dedi ki...

Başak, Gülsen, Mavi çok teşekkür ederim:) Ayakkabı önemli gerçekten ve evet, eski ayakkabılar hep daha rahattır:)

bedia dedi ki...

Cok hos bi yaziydi dun ayni muamele ile karsilastim tabiki almadan ciktim:)